Let’s go bats IELTS kelime listeleri
Cambridge IELTS hazırlık serisi öğrenilmesi gereken kelimeleri sıralı liste
Cambridge IELTS hazırlık serisi 7. Kitap 1. Bölüm 1. Akademik okuma parçası “Let’s go bats” içerisindeki kelimeleri IELTS hazırlık aşamasında çalışırken not almıştım. Bunlar herkes için zorunlu ve bilinmesi gereken kelimeler olmayabilir ancak ben hazırlık aşamasında kelime hacmimi geliştirebilmek için okuma sınavına bu şekilde çalıştım. Bu şekilde çalışma, aslında sınavda yüksek not alabilmek için uygulamanız gereken sistemin bir parçası olmaktan çok, kelime bilginizi arttırmak için uzun vadeli bir çalışmanın parçası. Ayrıca buradaki kelimelerin bazıları tüm IELTS sınavı boyunca tekrar ediliyor. Örneğin, readingde ilk okuma rastladığınız kelimeler grubu aynı sınavın listening kısmında da karşınıza çıkabiliyor. Yani en azından benim gözlemim bu şekilde. Yani aslında burada sınav benim için araç, benim amacım kendimi geliştirebilmekti diyorsanız, bu kelime anlamı sizin için çok faydalı olabilir. Bana göre yüksek lisans yapmak isteyen kişiler için, okuma parçalarındaki akademik dil, kendi yazılarını yazarken faydalı olabilir.
Bahsettiğim gibi bu kelimeler serisi ben çalışmalarımı devam ettirirken ortaya çıktı. Tüm kelimeler okuma parçalarındaki sıraya göre çıkmıştır. Bazıları diğer sayfalarda tekrar etmiş olabilir. Ayrıca, bence IELTS reading kısmından 6 .0 ve üzeri puan almak için sınav taktiği dışında bu kelimelerden bilinmesi gerekiyor. İngilizce açıklamaları Cambridge sözlükte de verilen anlamlarıdır. İşte 7. Kitap 1. Bölümde(section) 1. Okuma(reading) kelimeler.
Lets go bats IELTS kelimeler
Prey | Avlamak, hayvan avı, av | an animal that is hunted and killed for food by another animal/
a creature that is hunted and killed for food by another animal |
Obstacle | Engel, mani, ket, köstek | something that blocks you so that movement, going forward, or action is prevented or made more difficult/
something that blocks your way so that movement or progress is prevented or made more difficult |
Exploit | Kendi çıakrı için kullanmak, istismar etmek, sömürmek | to use something in a way that helps you/
to use someone or something unfairly for your own advantage |
Nocturnal | Gece, geceleyin, gecee ait, geceye özgü | being active or happening at night rather than during the day/
of the night, or relating to the night |
Mammal | Memeli hayvan | any animal of which the female feeds her young on milk from her own body. Most mammals give birth to live young, not eggs |
Obstruct | Engellemek, zorlaştırmak,mani olmak,tıkamak | to block a road, passage, entrance, etc. so that nothing can go along it, or to prevent something from happening correctly by putting difficulties in its way/
to try to stop something from happening or developing |
Scatter by | Dağıtmk, saçmak,dağılmak | to (cause to) move far apart in different directions/
to cover a surface with things that are far apart and in no particular arrangements |
Plenty | Bolluk, bereket, ganilik | (the state of having) enough or more than enough, or a large amount |
Occur | Meydana gelmek, vuku bulmak,akla gelmek,gerçekleştirmek | (especially of accidents and other unexpected events) to happen/
to exist or be present in, among, etc. |
Lantern | Fener, sokak lambası, baca, deniz feneri | a light inside a container that has a handle for holding it or hanging it up, or the container itself / |
Pinprick | Laf çaktıma, iğne, iğneleme, iğne batması | a very small hole in something where a pin or needle has been pushed into it, or a sudden pain where a pin or needle has been pushed into your skin/
a very small amount of something, especially light |
Fraction | Fraksiyon, kesir,çok küçük miktar, parça | a number that results from dividing one whole number by another/
a small part of something, or a small amount |
İmmensely | Son derece, gayet, çok fazla, pek çok | extremely |
Weird | Acaip, tuhaf, esrarengiz, gerip, tekinsiz | very strange and unusual, unexpected, or not natural/
strange and different from anything natural or ordinary |
Uncanny | Tekin olmayan, olğanüstü acaip, anlaşılmaz | strange or mysterious; difficult or impossible to explain |
Limb | Kol ve bacaklar | an arm or leg of a person or animal |
Echoe | Yankı | a sound that is heard after it has been reflected off a surface such as a wall or a cliff: |
Pioneer | Öncü, öncülük yapmak, önder | a person who is one of the first people to do something/
a person who goes to an area and builds a house, begins a farm, |
feat | Beceriklilik, marifet, kahramanlık, ustalık, başarı | something difficult needing a lot of skill, strength, courage, etc. to achieve it/
an act that shows skill, strength, or bravery: |
coin | Madeni para, uydurmak, sözcük uydurmak, para basmak | a small, round piece of metal, usually silver or copper coloured, that is used as money/
] to invent a new word or expression, or to use one in a particular way for the first time |
7. kitap 1. bölüm 2. okuma parçası “Making every drop count ” kelimelerine buradan ulaşabilirsiniz.
Yayınladığım tüm IELTS kelime listelerine buradan ulaşabilirsiniz.
Görsel Freepik’ten alınmıştır
İlk yorumu siz yapmak ister misiniz ?