Çocuklarda dil gelişiminin desteklenmesi
Bebeklik ve çocukluk dil gelişimi
Merhaba,
Bugün özellikle kardeşi olmayan çocuklarımızın bebeklik ve çocukluk döneminde dil gelişiminin desteklenmesiyle ilgili bir yazı paylaşmak istiyorum. Aslında bunlar hamilelik dönemimde ve kızımın doğumundan sonra okuduğum kitaplar ve edindiğim bilgilerin bir toplamı niteliğindedir. Tüm bu hazırlığı kızımın ilk ve tek çocuk olacağı içindi. Evet benim kızımın da bir kardeşi yok ancak oldukça konuşkan ve sosyal. T
Öncelikle bebeklerin konuşmayı bizden öğrendiğini söylemek istiyorum. Yani siz konuşursanız, o konuşur. Bebekler doğumlarından itibaren, hatta bir araştırmaya göre hamilelikte anneden duyduğu konuşmaların fonetik yapısına göre ifadelerini geliştiriyorlar yani aslında yansıtıyorlar. Doğduklarındaki ağlama tınıları bile özellikle annenin kullandığı dilin fonetik yapısına göre değişiyormuş. Yani bir Fransız ve Türk bebek doğduğunda bile birbirinden farklı ağlıyormuş. İnanılır gibi değil. Yanibebekler bizden öğrendiklerini bize yansıtarak, tekrarlayarak konuşmayı ve dili öğreniyorlar.
Burada biraz bebeklerin dil gelişimi sürecinden bahsetmek istiyorum. Nasıl olduğunu öğrenirsek, kendi çocuğumuza özel destekleyici aktiviteler de geliştirebiliriz. Dil gelişimi için bebeklerin pasif ve aktif hafıza yapısı devreye giriyor. Bebek duyduğu bir kelimeyi 6 ay boyunca pasif hafızasında tutabiliyor. Bu 6 ay boyunca tekrar kullanılması durumunda, bu kelime aktif hafızaya aktarılıyor. Yani çocuklar ile ne kadar çok konuşur, kitap okur ve onlar ile iletişim kurarsak konuşmalarını ve kelime haznelerini o kadar çok genişletmiş oluruz.
Şimdi bebeğimizin ilk kelimeleri bizim en çok kullandığımız kelimeler olması şaşırtıcı olmasa gerek. Anne ya da baba, onunla ilgilenen kim ise bol bol konuşmalı. Konuşmak burada önemli bir kavram çünkü, you tube, netflix ya da televizyon değil önemli olan karşılıklı iletişimdir. Onun verdiği tepkilere göre karşıdaki kişi tepkileri değiştirir ve bebek konuşmayı bu şekilde öğrenir. İlk 6 -8 ay bebeklerde dil gelişiminin normal seyretmesi için çok önemli bir süreçtir. Cevap veremediği için iletişimi kapatmamak gerekiyor.
Çocuklarda konuşmanın geç başlaması
Bunun iki temel sebebi olabilir. Fiziksel sebepler ve diğer.
- Bebeğinizin dil gelişimni engelleyen sağlık problemleri olabilir. Ağız-damak yapısı ya da işitme sorunu varsa konuşma gecikmesi normaldir. Doktorlarınızla birlikte hareket etmelisiniz
- Bu seçeneği diğer olarak belirtmek istedim. Eğer herhangi bir sağlık sorunu yok ise, diğer sebepler içinde aile tutumu, iletişim düzeyleri, psikolojisi, televizyon seyretme süreleri gibi durumlar yer almaktadır.
Dil gelişiminde anne-baba etkisi
Bu kısımda aslında anne-baba etkisini irdelemek istiyorum.
0-2 yaş döneminde çocuklar etrafındaki herşeye alışmaya ve öğrenmeye başlar. Tüm gördüklerini-duyduklarını kaydetmeye başlarlar. Bu yaş gurubunda dil gelişimi de inanılmaz hızlı ilerler.
Anne-baba bu yaştaki çocuklarının öncelikle duygularını anlayıp dillendirmeyi desteklemeli. Üzgün olan bir çocuğu görmezden gelip ona bağırırsa ya da hiç bir şey yokmuş gibi güldürmeye çalışırsa çocuk durumu algılamada ve ifade de zoluk çekebilir. Duygularını ve olanları anlamlandıramaz. Bu durumdan psikolojik olarak etkilenip dil gelişimi gecikebilir.
Diğer bir durum, çocukların ifadelerini desteklemek ve sabırlı olmak. Ayakkabı demeye çalışan bir çocuk bunu başta doğru ifade edemez. Zamanla farklılığı ve sebebini anlar ve sizin dudaklarınızı dikkatle inceler. Doğru şekilde ifade etmeye çalışır. Onun bu çabasını ciddiye almalı ve yardımcı olmalısınız. Eğer sürekli yanlış ifadelerine kızarak ya da dalga geçerek tepki verirseniz çocuk bu durumu gayet iyi anlar, kızar, küser ve iletişimi yavaşlatır ya da tamamen kesebilir. Ayrıca bu tutum devam ettiğinde çocuğun kişiliğinde farklı zararlar vereceği de açıktır. Lütfen buna çok dikkat edin.
Önemli bir faktör ise çocuğun sürekli tv seyretmesi. Yani zaten 18 aydan önce tv seyrettirme çocuk için kesinlikle önerilmiyor ancak eğer bunu yapamıyorsanız lütfen sınırlayın. Çünkü televizyon ya da diğer tek yönlü araçlar dil gelişimini desteklemekten çok, yeni kelimeler ve yapılar kullanmadığı için onu yıpratmaya sebep oluyor.
Yanlış kelimeler düzeltilmeli mi?
Evet, ilk 4 yılında çocuk konuşmak ve öğrenmek için meraklı olduğu için yeni kelimeler dener, bir kısmını doğru ve net ifade edemez. Ve biliyorum gerçekten çok tatlı oluyorlar. Amaa aynı zamanda doğrusunu öğrenmek için destek beklerler. Burada sabırlı ve amacına uygun davranmak çok önemlidir. Yanlış ifade ettiğine kızmak değil. Tane tane, yavaşça teleffuz onun da gelişimine yardımcı olur. Bunun hemen düzeleceğini düşünmeyin. Zaten bu durum zaman alan bir değişim ve her seferinde ona tek tek ifade etmenize gerek yok. Kızım ayakkabıya “apoteke” derdi. Evden çıkarken dolaba yaklaşır “apoteke apoteke” diye tekrar ederdi. Bizde hiç bir vurgu yapmadan “hadi, ayakkabılarını alalım” derdik. Ne ara bu kelimeyi düzeltti, şuanda hatırlamıyorum bile.
Duygularını dillendirmek
Biz kızım büyürken ve hala konuşmalarını desteklemeye çalışıyoruz. Aslında okuduğum kitaplarda ona ne yaptığınızı, nasıl yaptığınızı konuşlamalarınız sırasında hep anlatın, ayrıntıları söyleyin şeklindeydi. Biz de buradan yola çıkarak, duygularımız da bizim bir parçamız olduğuna göre burada da aynı yolu izlemeliyiz diye düşündük.
Duygularını anlatmasını, anlamlandırmasını şu şekilde yaptık. Örneğin ağladığında biz ona “neden ağlıyorsun, neye üzüldün? ” şeklinde sorunun içinde duygu ifade ederek sorduk. Daha küçük yaşlarda genelde sebebini parmakla gösteriyordu. Yine bunu ” ayağını vurduğun için canın mı acıdı?” şekline çevirerek ifade ettik. Böyle söylediğimizde sanki biraz yapaymış gibi duruyor ancak bunu her durumda aranızdaki ifade şekline getiriyorsanız ki kesinlikle zor değil gayet faydası olduğunu düşünüyorum. Burada sizin mizacınız da önemli bir değişken. Sabırlı, anlayışlı ve çocuk ile empati yapabilmek iletşimi çok kolaylaştırıyor.
Sonra birden bakıyorsunuz ki parkta gördüğü bir olay onu etkilemiş ve size “Çocuğun bana izin vermemesi beni üzgüttü” diyor. Orada sorununa destek mi olsanız yoksa kendini bu şekilde ifade edebildiği için mutlu mu olsanız şaşırabiliyorsunuz.
Mutlu kalın.
Görsel freepik’den alınmıştır
İlk yorumu siz yapmak ister misiniz ?